Mersin'in Erdemli ilçesinde bulunan ve milli sporcular Yusuf Dikeç ve Şevval İlayda Tarhan'ın ismi verilen Avrupa'nın en büyük Olimpik Atıcılık Kompleksi, sporcuların yanı sıra bu alanda antrenör olmak isteyenlere de hizmet veriyor. Daha önce 20-25 kişinin başvurduğu kontenjanların boş kaldığı havalı ve ateşli silahlar antrenörlük kurslarına milli sporcular Dikeç ve Tarhan'ın, Paris Olimpiyatları'ndaki başarısının ardından talep arttı. Tek kursun yetmemesi üzerine iki kurs açılırken farklı alanlardaki antrenörler de atıcılık sporcusu ve antrenör olmak için yoğun ilgi gösterdi. Ülke genelinden yaklaşık 100 antrenör adayı aynı anda eğitim almaya başladı. Havalı ve ateşli silahları tanıyarak, atışlar yaptırılan antrenör adayları, bu alanda aynı zaman da sporcu da olmayı hedeflediklerini kaydetti.

Kemal Erkahya: "Normalde bir kurs için kontenjan dolmuyordu"
Eğitmenlerden Türkiye Olimpiyat Hazırlık Merkezi Havalı ve Ateşli Silahlar Antrenörü ve eski milli sporcu Kemal Erkahya, "Daha öncesinde yaklaşık 20-25 kişiyle birinci kademe yardımcı antrenörlük kurslarımızı açarken milli sporcularımız Yusuf Dikeç ve Şevval İlayda Tarhan'ın Paris Olimpiyatları'ndaki başarısının ardından sporcuların yanında antrenörlerden de büyük ilgi görmesi mutlu ve gurur verici. Bu kursu Türkiye Atıcılık ve Avcılık Federasyonu Başkanı Murat Kocakaya'nın da destekleriyle iki kurs açtık. Normalde bir kurs için kontenjan dolmuyordu ortalama 25-30 aday antrenör oluyordu. Ancak şu an geldiğimiz noktada bir kurs kontenjanı yetmiyor ikincisini açıyoruz ve bunda da kontenjanlar dolduruyoruz. Bundan sonrada böyle olmasını umuyoruz. Çok mutluyuz inşallah buradaki aday antrenörlerimiz devamında kıdemli antrenörlerimiz olurlar ve güzel olimpiyat sporcuları çıkartarak sporcu yetiştirirler" dedi.

"Bu branşla tanışmamış aday antrenörleri başvurmaya başladı"
Genelde olimpiyat öncesindeki kurslarda ateşli silahlar alanındaki sporcuların aday antrenörü kursuna başvurduğuna dikkat çeken Erkahya, "Şu an hiç atıcılık branşı ile uğraşmayan, ilk defa olimpiyat seviyesinde duymuş, başarımızın ardından bu branşla tanışmış aday antrenörleri başvurmaya başladı. Sayıları oldukça fazla onları da zorlu bir süreç bekliyor. Çünkü burada hem silah kullanma yetkisi hem de kullandırma yetkisi alıyorlar. Bundan dolayı zorlu bir süreç bekliyor. Süreç onlar içinde zorlu ancak keyifli geçiyor. İlgi çekici ve güzel bir branş. Silahla spor olarak olimpiyatlardan sonra tanışıldı. Aslında her zaman vardı. Daha öncesinde spor olarak tanınmıyordu" diye konuştu.

Aysel Uğural: "Milli sporcumuz Yusuf Dikeç'i örnek aldık"
Antalya'da voleybol antrenörlüğü yapan ve ateşli silahlar antrenörlüğü kursuna katılan Aysel Uğural ise, "Paris Olimpiyatında Yusuf Dikeç'in başarısının ardından milli sporcularımızı kendimize öncelik aldık. İyi bir sporcu yetiştirmek bir antrenörün görevi diye düşündük bu branşa başvuru yaptık. Bu branşla alakalı pek bilgimiz yok ancak eğitimlerimiz tam teşekküllü geçiyor. Bize kursta bu spor dalını nasıl sevdirmemiz gerektiğini anlatıyorlar" şeklinde konuştu.
Mardin'de farklı alanda antrenörlük yapan Ayşe Başak Bingül de, "Bölgemdeki poligonda atış yapıldığı zaman hep bende atış yapmalıyım demiştim sürekli özeniyordum. Olimpiyat sporcumuz Ömer Akkün var onunla birkaç kez çalışma imkanım oldu. Bu şekilde katılmak istedim. Bu spora devam etmek istiyorum. Sporcu yetiştirmek isterim" ifadelerini kullandı.
Mersin'den kursa katılan beden eğitimi öğretmeni Merve Yüz, "Bu branşla üniversitede tanıştım. Kendim beden eğitimi öğretmeniyim. Aktif devam edemedim ancak Yusuf Dikeçten sonra bu alana daha da ilgim arttı. Bu branşın öğretmenliğini yapmak istiyorum. Şu anda bu kursa başvurdum, katıldım" açıklamasında bulundu.